Uncategorized

Blefaroplasti Nedir?

blefaroplasti

Blefaroplasti Nedir?

Blefaroplasti, göz kapaklarındaki sarkma ve torbaları düzeltmek için uygulanan estetik cerrahi bir operasyondur.

Bu işlem, üst ve alt göz kapaklarındaki fazla deri, kas ve yağ dokusunu alarak daha genç bir görünüm sağlar. Genellikle yaşlanma belirtilerini azaltmak veya görme alanını iyileştirmek amacıyla tercih edilir. Genelde blefaroplasti sonrası iyileşme süreci genellikle kısa olup, sonuçlar kalıcıdır. Operasyon lokal ya da genel anestezi ile yapılabilir. Türkiye’de blefaroplasti, hem estetik kaygılar hem de medikal ihtiyaçlar için sıkça tercih edilen bir işlemdir. Göz çevresinde daha canlı ve dinlenmiş bir ifade elde etmek mümkündür.

Zamanla göz çevresindeki cilt elastikiyetini kaybeder, yağ dokusu öne çıkar ve bu durum hem estetik hem de fonksiyonel sorunlara yol açabilir. Blefaroplasti sayesinde gözler daha genç, dinç ve canlı bir görünüme kavuşur. Ayrıca görme alanını daraltan kapak sarkmaları giderilerek günlük yaşam kalitesi artırılır.

Blefaroplasti Hangi Durumlarda Yapılır?

Üst göz kapağında sarkma ya da deri fazlalığı bulunan, alt göz kapaklarında torbalanma ve kırışıklık yaşayan kişiler bu ameliyat için uygun adaylardır. Görme alanını daraltan kapak düşüklüğü sadece estetik değil, aynı zamanda tıbbi bir sorun olarak da ele alınır.

Göz çevresinde yaşlanmaya bağlı deformasyonlar, genetik yatkınlık veya güneşin etkisiyle oluşan değişiklikler de blefaroplastiyi gerekli kılabilir. Bu operasyon, hem gençleşme amacıyla hem de fonksiyonel ihtiyaçlarla yapılan en etkili cerrahi işlemlerden biridir.

Üst ve Alt Blefaroplasti Arasındaki Fark Nedir?

Üst göz kapağı estetiği, göz kapağındaki fazla deri ve kas dokusunun çıkarılmasıyla yapılır. Bu işlem genellikle görme alanını açmak ve daha genç bir ifade sağlamak için tercih edilir. Alt göz kapağı estetiğinde ise torbalanma ve sarkmaların giderilmesi ön plandadır.

Gerekirse fazla yağ dokusu alınır ya da yeniden şekillendirilir. Üst blefaroplasti daha çok işlevsel fayda sağlarken, alt blefaroplasti estetik görünümü düzeltmeye odaklanır. İki işlem ayrı ayrı yapılabileceği gibi ihtiyaç halinde birlikte de uygulanabilir.

Blefaroplasti Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Cerrahi işlem genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir, bazı durumlarda genel anestezi de tercih edilebilir. Üst göz kapağında yapılan ameliyat sırasında doğal katlanma çizgisi üzerinden küçük bir kesi açılır ve fazla deri ile kas dokusu çıkarılır.

Alt göz kapağında ise kirpik hizasından yapılan kesilerle fazla yağ ve deri alınır ya da yeniden şekillendirilir. Operasyon ortalama 1–2 saat sürer ve dikiş izleri doğal hatların içine gizlendiği için belirgin bir iz kalmaz. İyileşme süreci hızlıdır ve birkaç hafta içinde göz çevresi daha genç, canlı ve estetik bir görünüm kazanır.

Blefaroplasti Ameliyatsız Yöntemlerle Mümkün mü?

Göz kapağındaki sarkma ve torbalanma sorunlarını azaltmak için son yıllarda farklı ameliyatsız yöntemler geliştirilmiştir. Lazer uygulamaları, radyofrekans cihazları ve plazma enerjisi kullanan teknikler ciltte sıkılaşma sağlayarak daha genç bir görünüm sunabilir. Dolgu ve botoks gibi enjeksiyon yöntemleri de göz çevresindeki ince kırışıklıkları ve hacim kayıplarını geçici olarak düzeltebilir.

Ancak bu yöntemler kalıcı bir çözüm sağlamaz ve genellikle hafif deformasyonlarda tercih edilir. İleri derecede sarkma ve torbalanma söz konusu olduğunda ameliyatsız yöntemler yeterli olmaz, kalıcı sonuç için cerrahi blefaroplasti gerekir.

Kimler İçin Uygundur?

Üst veya alt göz kapağında fazla deri, torbalanma, sarkma ya da kırışıklık yaşayan kişiler bu operasyon için uygun adaylardır. Görme alanı kapağın düşüklüğü nedeniyle daralmışsa cerrahi müdahale tıbbi bir gereklilik haline gelir. Orta yaş ve üzerindeki kişilerde daha sık uygulanmasına rağmen genetik faktörler nedeniyle genç yaşta da ihtiyaç duyulabilir.

Genel sağlık durumu iyi olan, iyileşme sürecini engelleyecek ciddi rahatsızlığı bulunmayan herkes blefaroplasti yaptırabilir. Doğal görünümlü ve uzun süreli sonuç isteyenler için en etkili yöntemlerden biridir.

Blefaroplasti Ne Kadar Sürer?

Operasyon süresi yapılacak işlemin kapsamına göre değişir. Sadece üst göz kapağına uygulandığında yaklaşık 45 dakika ile 1 saat arasında tamamlanır. Alt göz kapağı ameliyatı ise daha detaylıdır ve ortalama 1–1,5 saat sürebilir. Her iki kapağın aynı seansta yapılması durumunda işlem süresi 2 saate kadar uzayabilir.

Lokal anestezi altında yapılabilen ameliyat, genel anesteziyle de uygulanabilir. Modern cerrahi teknikler sayesinde işlem süresi kısalmış, iyileşme dönemi ise daha konforlu hale gelmiştir.

Blefaroplasti Sonrası İyileşme Süreci Ne Kadar Sürer?

Ameliyat sonrası ilk günlerde şişlik, kızarıklık ve morluklar normaldir. Genellikle 1 hafta içinde bu etkiler büyük ölçüde azalır. Dikişler 5–7 gün içinde alınır ve kişi sosyal hayatına kısa sürede dönebilir. Tam iyileşme yaklaşık 2–3 hafta içinde gerçekleşir.

Bu süreçte gözleri ovuşturmaktan kaçınmak, doktorun verdiği damla ve kremleri düzenli kullanmak çok önemlidir. Güneşten korunmak ve göz çevresini darbelerden sakınmak da iyileşmeyi hızlandırır. İyileşme tamamlandığında göz kapakları daha gergin, pürüzsüz ve genç bir görünüm kazanır.

Blefaroplasti Kalıcı Bir Çözüm mü?

Göz kapağı estetiği, özellikle ileri derecede deri fazlalığı ve torbalanma sorunu yaşayan kişiler için uzun süreli sonuçlar sunar. Ameliyat sırasında fazla deri ve kas dokusu çıkarıldığı için göz çevresi yeniden şekillenir. Bu sayede hem görme alanı açılır hem de daha genç bir ifade elde edilir.

Operasyonun etkileri kalıcıya yakındır ancak yaşlanma süreci devam ettiği için yıllar içerisinde yeni sarkmalar oluşabilir. Yine de yapılan işlem sayesinde kişi uzun yıllar boyunca göz çevresinde belirgin bir gençleşme etkisini korur. Tekrar ameliyat ihtiyacı genellikle çok uzun bir süre sonra ortaya çıkar.

Blefaroplasti Sonrası İz Kalır mı?

Ameliyat sırasında yapılan kesiler göz kapağının doğal kıvrımlarına gizlenir. Bu sayede iyileşme tamamlandığında dışarıdan fark edilecek bir iz kalmaz. İlk haftalarda hafif kızarıklık ve dikiş hattı görülebilir ancak zamanla bu görüntü kaybolur.

Alt göz kapağında yapılan kesiler ise genellikle kirpik hizasına gizlenir. İyileşme sürecinde düzenli bakım yapmak ve doktorun önerilerine uymak izlerin daha hızlı kaybolmasına yardımcı olur. Çoğu hastada ameliyat sonrası doğal bir görünüm elde edilir ve göz çevresinde iz problemi yaşanmaz.

Blefaroplasti Riskli Bir İşlem mi?

Her cerrahi müdahalede olduğu gibi bu operasyonda da bazı riskler bulunur. Enfeksiyon, kanama, geçici kuruluk veya şişlik en sık görülen yan etkilerdir. Nadir de olsa asimetri veya göz kapağının istenilen seviyeden farklı iyileşmesi gibi durumlar yaşanabilir. Ancak deneyimli bir cerrah tarafından, uygun koşullarda yapıldığında risk oranı oldukça düşüktür.

Ayrıca ameliyat sonrası verilen ilaçların düzenli kullanılması ve kontrollerin aksatılmaması komplikasyon riskini en aza indirir. Genel olarak blefaroplasti güvenli bir işlem olarak kabul edilir ve dünya genelinde en sık uygulanan estetik ameliyatlardan biridir.

Blefaroplasti Öncesi ve Sonrası Karşılaştırmaları

Operasyon öncesinde göz çevresinde yorgun, yaşlı ve bazen de mutsuz bir ifade görülebilir. Sarkmış deri, torbalanma ve kırışıklıklar kişiye olduğundan daha yaşlı bir görünüm katar. Ameliyat sonrasında ise göz kapakları daha gergin, pürüzsüz ve simetrik hale gelir.

Göz çevresi gençleşir, bakışlar daha canlı ve dinç görünür. Fonksiyonel açıdan da görme alanı açıldığı için kişi günlük yaşamında büyük bir rahatlama yaşar.

Fotoğraf ve ayna karşılaştırmalarında ameliyatın etkisi çok net şekilde fark edilir. Bu nedenle hem estetik hem de işlevsel faydaları nedeniyle blefaroplasti, en çok tercih edilen göz çevresi operasyonlarından biridir.

Blefaroplasti Ameliyatı Fiyatları 2026

Blefaroplasti ameliyatının 2026 Türkiye ortalama fiyatı genellikle 50.000 TL ile 150.000 TL arasındadır.

Fiyat aralığı, ameliyatın yalnız üst ya da alt kapağa mı uygulandığı, cerrahın deneyimi, klinik kalitesi ve kullanılan tekniklere göre değişkenlik gösterir.

Ayrıca bazı klinikler fiyat paylaşımında yasal sınırlamalar bulunduğunu belirtiyor; bu yüzden doktorla doğrudan görüşme ve muayene sonrası net ücret alınması önerilir

Sık Sorulan Sorular

Blefaroplasti Kaç Yaşından İtibaren Yapılabilir?

Ameliyat için belirli bir yaş sınırı olmamakla birlikte, genellikle 30’lu yaşlardan itibaren tercih edilmeye başlanır. Bu dönemde cilt elastikiyetinde azalma ve sarkmalar belirgin hale gelir. Ancak genetik nedenlerle daha genç yaşlarda da ihtiyaç duyulabilir.

Fonksiyonel sorunlar yaşayan ve görme alanı daralan kişilerde erken yaşta yapılması gerekebilir. Bu nedenle operasyon için en uygun zaman, kişinin göz çevresindeki deformasyonların yaşam kalitesini etkilediği dönemdir.

Blefaroplasti Sonrası İşe Dönüş Süresi Nedir?

Operasyon sonrası ilk birkaç gün istirahat edilmesi önerilir. Şişlik ve morluklar genellikle bir hafta içinde azalır. Dikişler 5–7 gün içinde alınır ve bu süreden sonra kişi günlük yaşamına daha rahat dönebilir. Ofis ortamında çalışan kişiler çoğu zaman 7–10 gün içerisinde işine geri dönebilir.

Fiziksel efor gerektiren işlerde çalışanların ise iyileşme sürecini biraz daha uzun tutması gerekebilir. Genel olarak sosyal hayata dönüş hızlıdır ve iyileşme tamamlandığında göz çevresinde doğal ve genç bir görünüm elde edilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü İçin Blefaroplasti Yeterli mi?

Üst göz kapağı estetiği, sarkma ve deri fazlalığını gidermede oldukça etkilidir. Hafif ve orta dereceli göz kapağı düşüklüğünde tek başına yeterli olabilir. Ancak kapağı kaldıran kasların zayıflığına bağlı pitozis söz konusuysa sadece blefaroplasti yeterli olmayabilir.

Bu durumda kaslara yönelik ek cerrahi müdahaleler gerekebilir. Yani her hasta için aynı yöntem uygulanmaz, sorunun kaynağına göre farklı teknikler birleştirilerek en doğru çözüm planlanır.

Göz Altında Morluk Varsa Blefaroplasti İşe Yarar mı?

Cerrahi göz kapağı estetiği, özellikle deri fazlalığı ve torbalanma sorunlarını gidermede oldukça etkilidir. Ancak göz altındaki morluklar farklı nedenlere bağlı olabilir. İnce cilt yapısı, damarların görünürlüğü veya pigmentasyon sorunları bu morlukların en önemli sebepleridir.

Alt blefaroplasti sırasında fazla yağ dokusu düzenlendiğinde torbalanmalar azalır ve gölgelenme etkisi ortadan kalkar, böylece morlukların görünümü hafifler. Ancak pigment kaynaklı morluklarda ameliyat tek başına kesin çözüm sağlamaz. Bu tür durumlarda lazer, dolgu veya medikal estetik yöntemlerle destekleyici tedaviler gerekebilir.

Blefaroplasti Sonrasında Gözler Doğal Görünür mü?

Ameliyat sonrası elde edilen sonuçların doğallığı cerrahın deneyimi, kullanılan teknik ve hastanın yüz yapısına bağlıdır. Doğru planlama yapıldığında göz kapakları daha gergin, pürüzsüz ve estetik açıdan dengeli bir görünüm kazanır.

Fazla deri ve kas dokusu çıkarılırken yüzün doğal ifadeleri korunur. Böylece kişi ameliyatlı bir görünümden ziyade daha genç, dinç ve doğal bir ifadeye sahip olur. Çoğu hastada sonuçlar çevre tarafından fark edilmeyecek kadar doğal olur, sadece kişinin daha iyi göründüğü söylenir.

Aynı Anda Alt ve Üst Blefaroplasti Yapılabilir mi?

Göz çevresindeki sorunlar hem üst hem alt kapakta bulunuyorsa, bu iki işlem aynı seansta yapılabilir. Üst göz kapağındaki fazla deri alınırken, alt kapakta torbalanma ve sarkmalar düzeltilir. Tek seansta yapılması, iyileşme sürecinin de ortaklaşa tamamlanmasını sağlar.

Bu sayede kişi hem zamandan tasarruf eder hem de daha dengeli bir göz estetiği elde eder. Cerrahın uygun görmesi halinde iki işlem birleştirilerek daha bütüncül bir sonuç alınabilir.

Blefaroplasti Sonrası Kontakt Lens Kullanımı Ne Zaman Olur?

Ameliyat sonrası ilk günlerde göz çevresinde ödem ve hassasiyet görülebilir. Bu nedenle kontakt lens kullanımına hemen başlanması tavsiye edilmez. Genellikle 1–2 hafta sonra şişlik ve kızarıklıklar azaldığında, doktor onayıyla lens kullanımı yeniden başlayabilir.

Bazı kişilerde bu süre daha kısa ya da uzun olabilir. Gözün tam olarak iyileşmesi beklenmeden lens takmak, kapağın iyileşme sürecini zorlaştırabilir. Bu nedenle doktor kontrolü sonrası onay alınması en güvenli yaklaşımdır.

author-avatar

Hakkında Yıldız Acar Ebcim

Op. Dr. Yıldız Acar Ebcim, tıp eğitimini 2003–2009 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde tamamlamıştır. 2011 yılında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Göz Hastalıkları ihtisasına başlamış; yoğun klinik ve cerrahi deneyimin ardından 2015 yılında Göz Hastalıkları Uzmanı unvanını almıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir